Amed'de fuhuş ve uyuşturucuya karşı 'öz savunma' çağrısı

AMED – Demokratik Kurumlar Platformu, fuhuş ve uyuşturucuyla gündeme gelen Roj-Dem isimli kafe önünde protesto eylemi düzenledi. Şiyar Be Platformu Eşsözcüsü Gülşen Demir, topluma "öz savunma" çağrısı yaptı. 

Demokratik Kurumlar Platformu, Şiyar Be Platformu öncülüğünde Yenişehir ilçesinde bulunan Ofis Semti'nde özel savaş uygulamalarıyla gündeme gelen Roj-Dem Kafe'ye dair Ofis Camii önünde açıklama yaptı. Açıklamaya, platform bileşenleri, sivil toplum örgütü ve siyasi parti temsilcileri katıldı. Kafe önünde toplananlar "Jin, jiyan, azadî", "Kadınları değil fuhşu engelle" ve "Susma sustukça sıra sana gelecek" sloganları attı. 
 
Burada açıklama yapan Şiyar Be Plotformu Eşsözcüsü Gülşen Demir, uyuşturucu, fuhuş ve benzeri bağımlılık yaratan olguların yalnızca bireysel bir sapma değil, sistematik bir özel savaş politikası olarak topluma dayatıldığını belirtti. Gülşen Demir, "Kapitalist modernitenin egemen güçleri, halkların direniş ruhunu, düşünme ve örgütlenme yetisini yok etmek amacıyla bu araçları kullanmaktadır. Uyuşturucu ve fuhuş, toplumsal çözülmenin en derin biçimleridir; insanı kendi öz benliğinden, toplumunu savunma bilincinden koparan, ahlaki ve politik toplumu felç eden saldırı biçimleridir. Bugün özellikle Kürdistan coğrafyasında uyuşturucu kullanımı ve fuhuş, devletin özel savaş konsepti çerçevesinde örgütlü bir biçimde yaygınlaştırılmaktadır. Halkı kendi gerçekliğinden koparmak, gençliği direnişten uzaklaştırmak ve kadın özgürlük bilincini çürütmek için bu kirli politikalar sistemli bir şekilde devreye sokulmuştur. Kendine yabancılaştırılmış birey, sisteme en kolay hizmet eden köledir. Düşünemeyen, üretmeyen, yaşamı sorgulamayan bir toplum yaratmak, egemenlerin varlık koşuludur" ifadelerini kullandı. 
 
TOPLUMU TESLİM ALMA ÇABASI
 
Amed başta olmak üzere birçok kentte çeteleşme, uyuşturucu, fuhuş ve kumar üzerinden yürütülen kirli ağların toplumu teslim alma çabasının bir sonucu olduğunu belirten Gülşen Demir, "Bu durum ne tesadüftür ne de münferittir. Kürt halkının özgürlük bilincini kırmak için geliştirilen özel savaş politikalarının yeni biçimleridir bunlar. Halkın değerlerini, sembollerini kullanarak meşruiyet kazanmaya çalışan, 'Roj-Dem' gibi bazı mekanlarda kendini toplumsal alanın parçası gibi gösteren bu yapılar, gerçekte sistemin işbirlikçi yüzüdür" diye konuştu. 
 
ONURLU YAŞAM
 
Gülşen Demir açıklamanın devamında şunları dile getirdi: "Bizler, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü'nün yaklaştığı ve kadınların her alanda mücadelesini ve sesini artırdığı bu günlerde, kadın özgürlük bilincine, gençliğin dinamizmine ve halkın öz gücüne dayanan bir yaşam anlayışını savunuyoruz. Bu anlayış; fuhşu değil; emeği, uyuşturucuyu değil üretimi, teslimiyeti değil; direnişi esas alır. Halkımızın onurlu yaşamını kirleten, gençleri bataklığa sürükleyen bu zihniyetlere karşı her alanda mücadele edeceğimizi bir kez daha vurguluyoruz. Uyuşturucuya, fuhşa ve her türden yozlaştırma politikalarına karşı verilecek örgütlü bir mücadele, toplumun öz savunmasıdır. Demokratik modernitenin temeli olan ahlaki ve politik toplum, bireylerin değil halkın kolektif bilinciyle yeniden inşa edilir. Toplum kendi öz değerlerine, tarihsel hafızasına ve özgürlük bilincine dayanarak ancak yeniden doğabilir. Bugün yapılması gereken, bu kirli saldırılara karşı toplumsal örgütlülüğü ve dayanışmayı büyütmektir. Halkımızın onurlu direniş geleneği, her türlü özel savaş aracını boşa çıkaracak güçtedir. Bizler bu temelde, Amed halkı başta olmak üzere tüm toplumumuzu, uyuşturucuya, fuhşa, çeteleşmeye ve gençliğin iradesini hedef alan her türden saldırıya karşı öz savunma bilinciyle hareket etmeye çağırıyoruz. Toplum ancak kendi değerleriyle yeniden yeşerir. Gerçek özgürlük, sistemin değil; halkın ellerindedir. Biz, bu halkın onurunu, ahlakını ve özgürlüğünü savunmayı varlık nedeni sayıyoruz."
 
Açıklama atılan “ Susma sustukça sıra size gelecek” sloganlarıyla son buldu.