Yazar Can: Kürt mücadelesi bana yazma direnci veriyor

DİYARBAKIR - Umutsuzluğun en çok örüldüğü cezaevlerinde 3 kitap kaleme alan yazar Fırat Can, “İster Şam'da bir hücrede, ister Türkiye'de bir hapishanede olayım yine de yazarım. Kürt özgürlük mücadelesi bana bu direnci veriyor” dedi.

Kürtlerin özgürlük mücadelesinin bir bireyi, tanığı ve aynı zaman da edebiyatının temsilcilerinden olan yazar Fırat Can, Batman'ın Sason ilçesinde dünyaya geldi. O süreçteki baskılardan dolayı ailesi ilk olarak Batman kent merkezine ardında da İstanbul'a göç etti. Genç yaşta göçe zorlanan bir birey olarak halkının dili ve kültürü için mücadele etmeye başlayan Can, bu nedenle bu toprakları terk etmek zorunda kaldı. Mücadelesini dışarıda sürdüren Can, Suriye'de tutuklanarak Türkiye'ye teslim edildi. 11 yıl cezaevinde tutulan Can, burada da mücadeleden vazgeçmedi ve edebiyatla direnişini anlattı. Tahliye olduğu 13 Kasım 2021 tarihine kadar “Umuda Bir Ülke”, “Hep Mavi Kal” ve “Umut ve Mavi” romanlarına imza atan Can, cezaevindeki edebiyat mücadelesini Mezopotamya Ajansı'na anlattı. 
Suriye’de tutuklandığınızdan söz ettiniz, tutuklandıktan sonra Suriye’de neler yaşadınız? 
 
 
Çeşitli işkencelere maruz kaldım. Ama bizim Mazlum Doğan ve Kemal Pir'den günümüze kadar gelen bir direniş hattımız var. Ben de bu direniş hattını hiç bırakmadım.
 
Suriye'de 2011'de ortam sakindi. Olaylar henüz başlamamıştı. Serêkaniyê'den Kobane'ye giderken yolda gözaltına alındım. O sıralar da Kürt kültür ve dili alanında çalışmalar yapıyordum. Tutuklanma kararım Türk devleti tarafından verildi. Operasyonu ise Suriye devleti yaptı. Tutuklandıktan sonra yaklaşık 8 gün Hesekê’de kaldım. O zaman her yer rejimin elindeydi. Sonra Şam'a götürüldüm. Şam'da Feyha diye bir yer var. Götürüldüğüm yer bir işkencehane ancak bu kabul edilmiyor. 50 metre yerin altında bir yerdi. İnsanlar dışarıdan baktıklarında buranın bir işkencehane olduğunu anlamıyordu. Orada bir hücrede tutuldum. O hücrede birçok işkenceye maruz kaldım. Sabah ve akşam iki saat işkence ediyorlardı. Elektrikten tut, tazyikli suya, falakaya kadar pek çok işkence gördüm. Düşüncelerime ve duygularıma saldırdılar ama bizim Mazlum Doğan ve Kemal Pir'den günümüze kadar gelen bir direnişimiz var. Biz söz verdik, mücadele bayrağını düşürmeyeceğiz ve yükselteceğiz diye. İşkencelerden sonra beni Türk devletine teslim ettiler. 
 
İşkence gördünüz, tutuklandınız, tüm bu olumsuzluklar içinde yazmaya nasıl karar verdiniz?
 
Yurtdışına gittiğimde günlük tutardım. Arkadaşların verdiği defterlerden biri hep cebimdeydi. Not ettiğim günlük olaylar yavaş yavaş yerini şiirlere bıraktı. Şiir yazdım, bazı denemeler yaptım. Yavaş yavaş çok küçük hikâyeler yazmaya başladım. Günlüklerimin çoğu zorlu koşullar nedeniyle kayboldu. Başkaları da vardı, ama kitaplaştırmayı düşünmedim. Ayrıca 150 kadar şiirim de var. İçinde bulunduğum hapishanenin duvarlarını aşmak istedim. Cezaevine girdiğim ilk gün anladım, Kürt halkının özgürlüğü için savaşan bir insan için mekân bu kadar önemli olmamalıydı. İçeride, dışarıda ya da dağlarda olsun yer önemli değil, ne yaptığımız önemli. Hapishanede de yazılacak çok şey var. Burada insanların biraz daha aktif olması gerekiyor. Ben de başıma gelen olayları da yazmak istedim.
 
Cezaevinde yazarken nasıl engeller ile karşılaştınız. Cezaevi ortamı yazılarınızı nasıl etkiledi?
 
Hapishanede yazmak çok zor. Yeriniz yazı yazmaya uygun olmalıdır, ama hapishanede arkadaşların çoğu yerde yatıyordu. Odalar kalabalıktı. Yazabilmeniz, düşüncelerinize ve duygularınıza odaklanabilmeniz için sessiz bir yer olmalı, ama cezaevinde böyle bir şey mümkün değil. Ayrıca yazarlar dünyadaki gelişmelerden haberdar olmalı, ancak cezaevi yetkilileri 3 kitap ve 5 dergiden fazla bir şey vermiyorlar. Aynı zamanda düşünceniz ve bilginizle dört duvarı aşmanız gerekiyor. Dört duvarı geçemezseniz yazamazsınız. Örneğin, görmediğiniz bir yeri nasıl tanımlayacaksınız? Dışarıdan yazmak istediğim şeyler çoğu sefer aklıma gelmiyordu. Aklıma gelmesi için gazete okuyordum. Sonra mektup yolladım dışarıya, mektubun aileme ulaşması bir ay sürdü, cevabın gelmesi de bir ay sürdü. Ve mektup geldikten sonra fotoğraflara da baktım ve anlatmak istediğim şeyi anlattım. Hapishanede yazan kişi kalem kullanıyor sadece. Örneğin 437 sayfalık başlangıç kitabımı yazarken parmaklarım nasır tuttu. Hapishane ortamı nedeniyle yazdıklarımızı dışarıya ulaştıramıyoruz. Mektup okuma komisyonu var, Kürtçe yazılarınız yıllarca araştırılıyor sonra da yasaklanıyor. Ne yazık ki şimdi bile tutukluların yazdıkları yazılar yayınevi depolarında duruyor. Yani benim de tanıdığım bir yayıncının yayımlanmayı bekleyen 600’e yakın kitabı var. Bu aynı zamanda mahkumların motivasyonunu da kırıyor. Bu yüzden sahiplenme olmalı ki yazarların yazdıkları basılabilsin. 
 
Kürt dili için mücadele ettiğinizden bahsettiniz ancak cezaevinde kaleme aldığınız 3 kitabınızı da Türkçe. Bu bir tercih miydi?
 
Bana en çok yöneltilen eleştirilerden biri ‘neden Kürtçe yazmadın?’ oldu. Ancak bazı cezaevlerinde Kürtçe’ye çok fazla baskı yapılıyordu. Mektup yazamıyorduk, Kürtçe gelen mektupları bize vermiyorlardı. Azadiya Welat gazetesi verilmiyordu. Azadiya Welat’tan sonra çıkan gazeteleri de vermiyorlardı. Kürt diline bu baskılar devam ediyor. Kendime söz vermiştim, başımdan geçenleri yazacaktım. Ama cezaevi Kürt diline karşı çok sertti, her zaman bir arama olur, yazdıklarıma el konulurdu. Yazılan şeyler kaybolduğunda, yeniden yazma motivasyonu da kalmıyordu. Bu yüzden arkadaşlarımızla nasıl yapacağımızı tartıştık. Türkçe yazmaya karar verdik. Yani Türkçe yazmam bir seçenek değildi, zorunluluktu. Dil sorunum yok, hayatın her alanında Kürtçe konuşur, yazar ve okurum. Ama hapishane baskısı nedeniyle üç kitabımı da Türkçe yazdım. Aslında 3 kitabım yayınlandı. Ama hapishanede dört kitap yazdım. Türkçe yazdığım  'Yarım Kalanlar' kitabı var. 2 cilt şimdi bilgisayara aktarıyorum, yakında kitapevlerinde yerini alacak. Şimdi dışarıdayım ve ana dilimde yazacak çok şey var. Bazı yazılarım var Kürtçe için. Hala dışarıya adapte olamadım, ama Kürtçe çalışmalarım olacak. 
 
Cezaevinden çıktığınız günden bugüne size karşı bir sahiplenme var. Fakat birçok tutuklu yazar aynı şekilde sahiplenilmiyor. Tutuklu yazarlara dönük bir çalışmanız var mı? 
 
Aslında birçok arkadaş bir araya gelmeyi istiyor. Fakat birçok arkadaşın böyle bir şansı olmadı ve aynı zaman da yazmış olduğu yazı ve kitaplar da fazla görülmedi. Bu eksikliklerin giderilmesi lazım.  Bu çerçevede Kürt PEN’in çalışmaları var. Yazılan kitapların okuyuculara ulaşması için vermiş oldukları bir mücadele var. Ben 5-6 ay önce cezaevinden çıktığım için aktif olarak çalışmaların içinde değilim. Fakat gittiğim her platformda arkadaşları anıyorum. Değerli bir mücadele veriliyor, layık oldukları yere gelmeliler. Bunun için önüme koyduğum programlarım var tabi. 
 
Kitaplarınızın 3’ünde de “mavi” ve “umut” kavramları dikkat çekiyor. Neden bu kavramları tercih ettiniz? 
 
 
Bu kitaplarla en büyük amacım, mücadele için bedel ödeyenleri unutturmamak. Bu mücadele onların öncülüğünde ilerliyor, bu unutulmamalı. 
 
Cezaevindeyken bir okuyucu bana bu soruyu mektup aracılığıyla sormuştu. Aslında bu iki kelime kitaplarımı okuduktan sonra birçok okuyucu için bir sembol haline geldi. İlk kitabım “Hep Mavi Kal", ikinci kitabım "Umuda Bir Ülke" ikisinde de mavi ve umudu ele aldım. Maviden bahsettiğimde renkten bahsetmiyorum. Hapishanede bazı temel renkler de mavidir. Ama bu renge yüklediğim anlam özgürlüktür. Yani benim için özgürlüğü ifade eden bir renk. Çünkü özgürlük sonsuz bir şeydir. Gökyüzü, deniz de mavi ve sonsuzdur. Benim de özgürlükten kastettiğim budur. “Hep mavi kal” derken aslında “hep özgür kal” demek istiyorum. Umut derken ise, umut ve özgürlükten bahsediyorum. Kürt halkı için özgürlük çok önemli. Çünkü biz bundan hep mahrum kaldık. Bu iki kavramı o yüzden çok kullandım çünkü Kürt halkı özgür değil ve yıllardır özgürlük mücadelesi veriyor. Çok bedeller ödedi. Aynı şey umut için de geçerlidir. Yani beklentisi olmayan bir insan varlığını yeryüzünde tesis edemez. Umut her insan için önemlidir. Umut olmadan insan hiçbir şey yapamaz. Bu yüzden çok değerli bir söz vardır, umut başarıdan daha değerlidir. Yani bu temelde, özgürlüğün olduğu yerde umuttan, umudun olduğu yerde özgürlükten söz edilebilir. Dolayısıyla gelecekte bu isimde birkaç kitap veya makale daha olabilir. Dolayısıyla bu iki kelime benim için çok önemli kelimeler. Şam hücrelerinde tutunduğum tek şey umuttu. Umut ettim ve direndim. Bütün toplumlar yaşadıklarını çok çabuk unutuyor. Oysa bu kadar çabuk unutulmamalı. Kürtlerin başına gelen birçok olay sıradan görülmemeli. Bu kitaplarla en büyük amacım, bu mücadele için bedel ödeyenleri unutturmamak. Bu mücadele onların öncülüğünde ilerliyor, bu unutulmamalı. Bu düşünceyle bu kitapları yazdım. Diğer en önemli konu da şu ki, yazarlar toplum için en büyük sorumluluğu üstlenirler. 
 
Umutsuzluğun en çok örüldüğü cezaevi gibi mekanlarda “umut” ve “mavi” kavramlarını barındıran kitaplar yazma direncini size veren neydi?
 
 
 İster Şam'da bir hücrede olayım, ister Türkiye'de bir hapishanede olayım, isterse umudun olmadığı başka bir yerde, yine de yazarım. Çünkü Kürt özgürlük mücadelesi bana bu direnci veriyor.
 
Kürt özgürlük mücadelesi bana bu kitapları yazma gücü verdi. Çünkü biz haklı bir mücadele yürütüyoruz. Yaptığım şeyler suç değil. Yani Kürt halkının kültürü, dili ve kimliği için savaşıyoruz. Nerede olursam olayım bu savaşı vermeye devam edeceğim. Nerede olursam olayım mücadelenin varlığı bana umut ve güç verecek. Başta da söyledim mekan benim için önemli değil. İster Şam'da bir hücrede olayım, ister Türkiye'de bir hapishanede olayım, isterse en umutsuz olan bir yerde olayım yine de yazarım. Çünkü benim tek hayalim Kürt halkının özgürlüğü. Kürt halkının özgürlüğünün gerçekleşmesi için umut var, bize bu umudu verenler de Kürt özgürlük savaşçılardır. 
 
Son olarak “Umut ve Mavi” kitabınız okuyucuda merak uyandırıyor, açık kapı bırakıyor. Kitaptaki  Ferit ve Pınar karakterlerinin hayalleri gerçekleşecek mi? Kitabın devamı gelecek mi?
 
“Umut ve Mavi” adlı kitabın devamı gelecek. Bu şekliyle bitmeyecek. Onların da Kandil günleri başlayacak. Çünkü Ferit ve Pınar karakterlerinin birçok hayali gerçek oluyor. İleride Kandil günlerini de yazacağım.
 
MA / Eylem Akdağ - Fahrettin Kılıç 

Diğer başlıklar

04/06/2022
09:46 Şırnak’ta korucubaşlarıyla toplantı yapıldı
09:34 Ankara’da 16 genç serbest bırakıldı
09:33 Cizre’de nehir kıyısına giden 2 çocuk kayıp
09:31 Koçyiğit: Yürütülen savaş ‘özgür Kürt’e karşıdır
09:30 HDP’li kadınlar: Savaş bütçesi erkek ve devlet şiddetini önlemeye ayrılsın
09:18 İGC Başkanı Gappi: Bağımsız medyanın azalması şiddeti körüklüyor
09:09 Tutuklu yakını: Çocuğumun hayatı tehlikede
09:07 Cezaevi idaresi tutukluların parasını faize yatırdı
09:05 Demir: Savaşa karşı ortak mücadele edilmeli
09:03 Barka: Ekolojik yıkım insanlığın sonunu getiriyor
09:01 Gazeteci Cûdî: Suriye’nin başka yerlerinden getirilenler işgal bölgelerine yerleştiriliyor
09:00 04 HAZİRAN 2022 GÜNDEMİ
03/06/2022
22:37 Mazlum Ebdi: Saldırı olursa halk ile birlikte direneceğiz
21:47 Şehba’nın köylerine yoğun bombardıman
21:10 Sanatçılardan Kürt dili ve kültürüne dönük saldırılara tepki
21:03 Amedspor Olağanüstü kongreye gidiyor
20:22 Çevre nöbeti sürüyor: İzmir susuz kalabilir!
20:06 Polisin şiddetine maruz kalan tutuklu yakınlarından suç duyurusu
20:00 Batman'da 3 kadın tutuklandı
18:17 Adalet Nöbeti 200'üncü gününde: Hasta ve infazı yakılan tutukluları bırakın
18:05 Gazeteci Eren'e 4 ayrı suçlamadan ceza istendi
18:01 Adana’da KESK eylemi: Gün gelecek hukuk kazanacak
17:58 6’ncı yargı paketi Meclis’e sunuldu
17:36 Kobanê Davası: Karşımızda mahkeme heyeti yok, rütbeli TEM ekibi var
17:05 Müftüoğlu hakkında 4 günlük gözaltı kararı
16:48 Eğil Belediye Meclis üyesi tahliye edildi
16:39 Emniyet bulamadığı ‘gizli tanık Malazgirt’i Kobanê Davası için buldu
16:37 HDK baskınında Yüksekdağ’ın eşyalarına da el konuldu
16:11 Silvan’da bekçi şiddeti
15:45 Rusya NATO’yu, Türkiye Kürtleri hedef alıyor!
15:15 Meclis tutanaklarındaki ‘X’ önergesi iade edildi
15:00 Gözaltılara tepki: Geri adım atmayacağız
14:56 Korucu silahlarının kullanıldığı kavgada 3 ölü
14:48 Mezitli Milli Eğitim Müdürü’nden öğretmene saldırı
14:38 Engelli kadına tecavüz eden faile ‘iyi hal’ indirimi
14:31 HDP, Avrupa Parlamentosu’nda temaslarda bulundu
14:19 Gazeteci Oruç ve Müftüoğlu’nun duruşması ertelendi
13:28 Kışanak ve Tuncel’in davası ertelendi
13:25 CFWIJ'den gazeteci Müftüoğlu'nun gözaltına alınmasına tepki
13:22 Van’da 9 gözaltı: Baskın yapılan evin içine kurşun sıkıldı
13:20 Zap’a korucu takviyesi
13:19 İHD İskenderun: Önlenebilir her ölüm cinayettir
13:18 Gazeteci örgütleri: Müftüoğlu’nu serbest bırakın
13:18 Geçen yıl yaşamını yitiren Mehmet Çelik toprağa verildi
13:17 Kobanê Davası’nda mahkeme gizli tanıkları yönlendiriyor
13:17 Erdemli’de sit alanı satıldı
13:07 Katledilen Kürt iş insanları mezarları başında anıldı
12:57 Öcalan’ın aile ve vasisinden görüşme başvurusu
12:54 Sipêrêz Dağı’nda operasyon sürüyor
12:35 GÖÇİZDER dosyasında gizlilik kararı
12:28 Gözaltılara ortak tepki: Geri adım atmayacağız
12:06 HDP'den operasyon tepkisi: Ne yaparsanız yapın, kaybedeceksiniz
11:48 Federe Kürdistan’da Mayıs ayında 10 kadın katledildi
11:39 Şenyaşar ailesi: Egemenler devletin gücüne rağmen yalnız kaldılar
11:16 Batman’da gözaltına alınan kadınlar adliyeye sevk edildi
10:41 Öcalan’ın ilk avukatlarından Taşçı: Masaya oturmadan sorun çözülmez
10:30 Milli parklar ve doğal sit alanlarında ekolojik yıkım
10:17 Enflasyon yüzde 160’ın üzerine çıktı
10:04 ‘Geleceğin Türkiye’si için Hafıza, Hakikat ve Hesaplaşma’ konferansı
10:02 DFG Eşbaşkanı Müftüoğlu gözaltına alındı
09:14 Broomfield: Erdoğan ırkçı politikaları devreye koymak istiyor
09:13 Yoldaşım dediği oğlunu anlattı: Zulme karşı başkaldırdı
09:12 Borç defteriyle çalışan bakkallar kepenk indiriyor
09:11 TAR-DER Genel Başkanı: Gıda krizi yaşanıyor
09:10 ‘Gemlik Yürüyüşü’ çağrısı: Omuz omuza mücadele edelim
09:00 3 HAZİRAN 2022 GÜNDEMİ
08:35 HDK, HDP ve GÖÇİZDER’e polis operasyonu
02/06/2022
22:56 Vartinis Davası 5 Temmuz’a ertelendi
22:08 Tiryaki: Türkiye’de hukukçular adalet talebiyle yaşamını yitirdi
21:18 Mersin’de İşçi Filmleri Festivali başladı
21:08 TİM ile İhracatçı Birliklerinin Kuruluş ve Görevleri’ni düzenleyen teklif kabul edildi
20:52 Temelli: Kürt sorununun çözümü demokratik müzakereden geçer
20:42 Bismil’de yıldırım çarpan çocuk yaşamını yitirdi
20:38 Toprak’ın cenazesi 284 gün sonra ailesine verildi
20:30 HDP’li Aydemir’den Bakan Nebati’ye gönderme
20:21 Çevre nöbeti Gaziemir için tutuldu
20:17 MHP Meclis'te kadın cinayetlerini savundu
19:48 Uludere'de intihar girişimi
19:39 Evrensel İnsan Hakları Derneği’nden Erdoğan hakkında suç duyurusu
19:29 Engelliler Haftası’nda etkinliğe engel!
19:25 Gözaltındaki tutuklu yakınları serbest bırakıldı
19:14 Beştaş ‘Türkiye Fedaileri’ isimli oluşumu iktidara sordu
19:11 Polis kimsenin olmadığı evde 'delil' aradı
19:08 Konserleri yasaklanan sanatçılara Munzur Festivali çağrısı
19:00 Kılıçdaroğlu, Dedeoğulları ailesinin akrabalarıyla görüştü
18:41 Bağlar'da doğalgaz patlaması: 4 yaralı
18:06 Kobanê Davası: Bu ülkenin Cumhurbaşkanı’nı HDP belirleyecek!
17:52 Gazeteci Altan yaptığı haber nedeniyle ifadeye çağrıldı
17:39 ‘KCK İstanbul Ana Davası’ ertelendi
17:37 Çelik’i öldüren korucubaşı davasında avukatlar heyeti reddetti
17:21 Metîna’da helikopter düşürüldü
17:05 ‘Kayyım politikası yönetim rejimine dönüştürüldü’
16:58 ‘Gezi’de halk iktidara gücünü gösterdi’
16:34 TİP'li kadınlar, Erdoğan hakkında suç duyurusunda bulundu
16:21 Batman Çayı’na giren genç boğuldu
15:37 Muğla'da ormanlara giriş yasaklandı
15:21 İzmir’deki tutuklu yakınları: Baskılar son bulsun
14:55 Gezi’de katledilen Ayvalıtaş mezarı başında anıldı
14:25 Askerin tutuklanma talebine 'subay' olduğu gerekçesiyle ret
14:24 Gözaltındaki 5 kadın yemekten zehirlendi
14:23 HDP'li Dündar'ın duruşması ertelendi
14:04 HABER-SEN: PTT çalışanları mobbinge maruz kalıyor
13:56 Avukat Ercan hakkında beraat
13:40 Kampüs Cadıları ‘Kadın Festivali’ne hazırlanıyor
13:20 Adalet Nöbeti'ne polis saldırısı
13:14 Galata Kulesi önünde kendini yakan Turan yaşamını yitirdi
13:12 Tutuklu yakınlarından 200'üncü güne çağrı
13:07 Suruç’ta katledilen Çiçek ve Deprem’in mezarına saldırı
13:03 Kobanê Davası'nda yeni gizli tanığın protestolarla ilgili bilgisi yok
12:31 Batman’da gözaltı sayısı 18’e çıktı
12:27 Melik ve Ayyıldız mezarları başında anıldı
12:19 Avukatlarından Öcalan için görüşme başvurusu
12:15 İzmir'de 'Uluslararası Film ve Müzik Festivali' yapılacak
11:12 Erdoğan’ın küfürleri için inceleme talep edildi
11:04 Gazeteci Sweeney: Türkiye'nin kullandığı kimyasal numuneleri elimizde
11:03 Günay: Halkımızı ‘Gemlik Yürüyüşü’ne çağırıyoruz
10:43 Sinan Cemgil ve arkadaşları anıldı
10:27 Festival Direktörü Kural: ‘Kadınların mirası’ umut ve mücadele dolu
10:26 Demirtaş davasının hakimi Gürlek, bakan yardımcılığına atandı
10:24 Aydeniz: Öcalan’ın özgürlüğü için Gemlik’e yürüyeceğiz
10:13 Mahkeme Soylu'nun 'Kürtçesiz KADES'ini' iptal etti
10:12 Gezi anmasında gözaltına alınan 46 kişi serbest bırakıldı
10:00 Diyarbakır Yeni Sebze Hali’nde 148 iş yeri kapandı
09:47 Hasta tutuklular için adalet nöbeti 200’üncü günde: Serbest bırakın
09:42 Zirgan’a saldırı: Bir çocuk yaralandı
09:39 ‘Kürtlere saldırılar Ortadoğu işgalinin başlangıcıdır’
09:33 ‘Dezenformasyon yasası’ görüşmeleri sabaha kadar sürdü: Geri çekilsin
09:32 Gazeteci Doğan: Efrîn büyük bir cezaevine dönüştürüldü
09:25 'Türkiye uluslararası mahkemelerde yargılanmalı'
09:25 Federe Kürdistan MİT’in karargahına dönüştü
09:24 İntihar ettiği iddia edilen genç hayatını kaybetti
09:18 Darp edilen HDP'li eşbaşkan suç duyurusunda bulundu
09:15 Sur'da kamulaştırma dayatması: Razı olana borç, olmayana dava
09:07 HDP’li Öcalan: Mücadelemize tecridi kırarak başlamalıyız
09:06 Zeki Çelebi cinayeti: Önemli olan tetikçi değil, perde arkasındakiler
09:03 Cezaevleri için verdiği mücadeleyle herkesin Havva Anası oldu
09:00 Eski korucubaşından 'silah bırakma' çağrısı
09:00 02 HAZİRAN 2022 GÜNDEMİ
01/06/2022
23:44 Dezenformasyon yasası görüşülüyor: Sansür torba yasası
22:08 Erdoğan’ın küfür ve hakaretine Twitter’dan tepki yağdı
21:58 Hüseyin Cevahir anıldı
21:53 AKP, İstanbul Finans Merkezi Kanunu Teklifi’ni Meclis’e sundu
21:41 Uludere'deki kazada bir işçi yoğun bakıma alındı
21:38 Kemalbay: Türkiye İhracatçılar Meclisi iktidarın baskısı altında
21:33 Buldan: Halklar artık hakaret ve küfreden bir cumhurbaşkanı istemiyor
21:22 ABD Türkiye’yi operasyonlara karşı uyardı
21:10 Kuzey ve Doğu Suriye’ye bombardıman sürüyor
21:00 Bodrum'da erkek şiddeti: Kadın ve çocukları rehin aldı
20:58 Yemekhaneyi dağıtan inşaat işçilerinden protesto
20:32 Özgüneş: Kürtlere düşmanlık ve savaşla bu işi çözemezsiniz