Mezopotamya Göç İzleme ve Araştırma Derneği (GÖÇ-DER), "14-20 Haziran Göç Haftası" kapsamında yapacakları programa ilişkin dernek binasında basın toplantısı düzenledi. Toplantıda konuşan GÖÇ-DER Eşbaşkanı Medya Alkan, zorla yerinden edilen insanların, boşaltılan köylerin ve yarım kalan hayatların hikayesinin hala devam ettiğini söyledi. Medya Alkan, göçün yalnızca yerinden edilmek değil bir hafızanın, bir geleceğin yarıda bırakılması olduğunu söyledi. 

 

ETKİNLİK PROGRAMI 

 

Meya Alkan, hafta kapsamında yapacakları etkinlikleri şöyle sıraladı: "14 Haziran'da köye dönüş çağrımızı pankartlarla duyuruyoruz. Ayrıca aynı gün bildiri dağıtım etkinliğimiz olacak. 15 Haziran Saat 13.00’da Çand Amed'de 'Köyümüze geri dönerek onurlu ve demokratik bir toplum yaşamını inşa ediyoruz' şiarı ile panel düzenlenecek. 17 Haziran'da Meclis'te grup toplantılarına ve parti temsilcilerine ziyaretler gerçekleştireceğiz. 19 Haziran'da 1990'larda daha sonra kamuoyu ile paylaşılacak boşaltılmış bir köyde, siyasi temsilciler ve belediye eş başkanlarının katılımıyla bir açıklama yapacağız. 20 Haziran'da Dört Ayaklı Minare önünde kapsamlı bir açıklamayla Göç Haftasını sonlandırıyoruz."

 

'TOPRAKLARINIZA GERİ DÖNÜN' 

 

Ardından konuşan GÖÇ-DER yöneticilerinden Hasan Erzin ise "Buradan tüm topraklarından göç ettirilmiş kişilere öncelikle gençlere çağrı yapıyorum topraklarınıza geri dönün. Ağaç kökünde yeşerir. İnsan da kendi toprağında yeşerir. Ben de yerinden göç ettirilmiş biriyim. 20 yıl boyunca İstanbul'da yaşadım. Orda biri ölene kadar toprağını görmüyordu. Ama bugün istiyoruz ki herkes canlı canlı toprağına dönsün" dedi.