HABER MERKEZİ - Adli yıl açılışı dolayısıyla açıklama yapan Amed ve Mêrdin baroları, hukukun üstünlüğü, yargı bağımsızlığı ve insan haklarına saygı duyulan bir yıl olması temennisinde bulunularak, sürece dair adım atılması çağrısı yaptı.
Adli yılın açılışı dolayısıyla Amed ve Mêrdîn baroları açıklama yaptı. Amed Barosu yeni adli yıl açılışı dolayısıyla Diyarbakır Adliyesi önünde açıklama yaptı. Açıklamaya çok sayıda Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) ve İnsan Hakları Derneği (İHD) üyesi avukat katıldı. Basın metnini okuyan Baro Başkanı Abdulkadir Güleç, yargının bağımsızlığı, tarafsızlığı ve temel hakların güvence altına alınması yönündeki beklentilerin hâlâ karşılanmadığını belirtti.
Amed Barosu, yeni adli yıl açılışı dolayısıyla Diyarbakır Adliyesi önünde açıklama yaptı. Açıklamaya, çok sayıda Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), İnsan Hakları Derneği (İHD) Amed şubeleri üyesi avukat katıldı. Açıklamayı, Amed Baro Başkanı Abdulkadir Güleç okudu.
Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı, ifade özgürlüğü, adil yargılanma hakkı ve temel hakların güvence altına alınması yönündeki beklentilerin henüz karşılanmamasından kaynaklı, bazı alanlarda sorunların daha da derinleştiğine dikkat çeken Güleç, yaşanan sorunları sıraladı. Katledilen Baro Başkanı Tahir Elçi dosyasına işaret eden Güleç, dosyayı “Tahir Elçi’nin meslek yaşamı boyunca mücadelesini verdiği ‘cezasızlık politikasının’ en ağır örneklerinden biri” olarak değerlendirdi.
UMUT HAKKI VURGUSU
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı” sonrası başlayan sürece dikkat çeken Güleç, “Kürt sorunun çözümü; toplumsal sözleşmeye dayalı, çoğulcu, kapsayıcı, demokratik ve herkesin eşit yurttaş olarak kabul edildiği yeni bir Anayasa ile mümkündür. Ne var ki, yeni siyasi sürecin başladığı günden bugüne kadar yaşanan bazı uygulamalar, atılması gereken bazı adımların henüz atılmamış olması, toplumda yeşeren çözüm umudunu zayıflatmaktadır” dedi. Güleç, Kürt hukukçu ve siyasetçilerin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ve Anayasa Mahkemesi (AYM) kararları uygulanmadığı için serbest bırakılmamalarının, “umut hakkı”nın gözetilmemesinin sürecin yeniden akamete uğrama ihtimalini güçlendirdiğine dikkat çekti.
‘AİHM KARARLARININ UYGULANMASI ZORUNLULUKTUR’
Serbest bırakılmayan hasta tutsaklar, kadın ve çocuk cinayetleri, Filistin ve Suriye’deki halklara yönelik saldırılar, temel insan hakları ihlalleri, avukat mesleğine dönük saldırılar, baskılar ve yaşadıkları ekonomik sıkıntılar gibi birçok sorunu sıralayan Güleç, “Bugün karşı karşıya olduğumuz en temel sorun, yargı bağımsızlığının ve tarafsızlığının sağlanamaması, hukukun üstünlüğünün tesis edilememesidir. Ne yazık ki ifade özgürlüğü ve adil yargılanma hakkı başta olmak üzere temel hak ve özgürlükler sistematik olarak ihlal edilmektedir. AİHM’e yapılan yaklaşık 70 bin bireysel başvurunun yüzde 20’si Türkiye’den yapılan başvurulardır. İfade özgürlüğü ihlali bakımından en çok ihlal kararının Türkiye hakkında verilmiş olması, yargı pratiğimizin ne denli sorunlu olduğunu ortaya koymaktadır. AİHM kararlarının derhal uygulanması idare ve yargı organları bakımından bir tercih değil, hukukun üstünlüğünün zorunlu bir gereğidir” şeklinde konuştu.
Güleç, sözlerini “Yeni adli yılın; hukukun üstünlüğünün, yargı bağımsızlığının, insan haklarına saygının ve avukatlık mesleğinin güçlendirilmesinin bir başlangıcı olmasını diliyorum” diyerek sonlandırdı.
MÊRDÎN BAROSU: TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLER
Mêrdîn Barosu Adli Yıl açılışı dolayısıyla adliye binası önünde açıklama yaptı. Çok sayıda avukatın katıldığı açıklamada basın metnini Baro Başkanı Ahmet Duyan okudu. Her şeye rağmen bu adli yıl içerisinde hukukun üstün tutulacağı, adaletin herkes için tecelli edeceği inancında olduklarını ifade eden Duyan, baroların, avukatların, hukukun, gazetecilerin, siyasetçilerin, kadınların, demokratik hakların, hayvanların, ormanların, çiftçilerin ve yurttaşların baskı altında olmasına rağmen umutlu olduklarını ifade etti.
Ülkeye gelecek barışı provoke etmeye çalışanlara rağmen umutlu olduklarını da sözlerine ekleyen Duyan, avukatlar olarak tüm sorunların çözümü için mücadele etmeye devam edeceklerini söyledi. Duyan, yeni adli yılın bağımsız yargının, hukukun üstünlüğü ve kuvvetler ayrılığı ile yaşam hakkı ve ifade özgürlüğünün sağlandığı bir yıl olmasını dilediklerini belirterek, 1 Eylül Dünya Barış Günü’nü de kutladı.
Açıklama alkışlarla sona erdi.