Kışanak: Kobanê Davası, çözümü ortadan kaldırma davasıdır

img
ANKARA - Kobanê Davası’nın, çözümü ortadan kaldırma davası olduğunu belirten DBB eski Eşbaşkanı Gültan Kışanak, “İddianameyi kabul eden hakimin çete lideri çıkması sonucunda bu dava yok hükmündedir” dedi.
 
DAİŞ’in Kobanê’ye yönelik saldırıları üzerine 6-8 Ekim 2014’te gerçekleşen eylemler gerekçe gösterilerek Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin de aralarında bulunduğu 17’si tutuklu 108 ismin yargılandığı Kobanê Davası’nın 19’uncu duruşmasının 5’nci oturumu Sincan Cezaevi Kampüsü Duruşma Salonu’nda görülüyor.
 
Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi heyeti tarafından görülen davanın duruşmasına, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi avukatlar katıldı.
 
Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutulan siyasetçilerin bir kısmı duruşmaya gelirken, farklı cezaevlerinde tutulanlar ise duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı.
 
Kimlik tespitinin ardından dosyaya eklenen evrakların okunmasının ardından duruşma, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi eski Eşbaşkanı Gültan Kışanak’ın savunmasıyla başladı.
 
ELÇİ’NİN KATLEDİLDİĞİ KARANLIK DÖNEM
 
Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’nin katledilmesinin 7’nci yıl dönümü olduğunu söyleyen Kışanak, katillerinin açığa çıkmadığını belirtti. Tahir Elçi’nin katledildiği süreçte ilan edilen sokağa çıkma yasaklarını anımsatan Kışanak, Elçi için “Hakikatin açığa çıkarılacağı karanlık bir dönemde katledilen önemli biridir” dedi. 
 
SAVUNMA HATTI ORTADAN KALDIRILDI
 
Bir buçuk yıldır Kobanê Davası altında bir yargılama furyası sürdüğünü belirten Kışanak, bir takım iddialar olması gerektiğini ve bu iddiaların doğru olup olmadığının araştırılmasına yönelik bir tartışma sürecini yürütülmesi gerektiğinin altını çizdi. Kışanak, “Başından beri gördüğümüz şey, savunma hattının ortadan kalkmasına yönelik bir yaklaşım var. Bu iddianamenin kabul edilmesiyle başladı bu hukuksuzluk süreci. Ortada bir iddianame yok, ortada çok kötü bir senaryo var. Birbiriyle anlamsız, kopuk bir metin vardı. Çok önemli şeyler söylediğini göstermek istercesine, 3 bin 500 sayfa dosya konuldu. Burada defalarca avukatlarımız bunun hukuki karşılığının olmadığını söylediler. Madem ‘azmettirme’ iddiası var, o zaman biz kimi azmettirdik, failler nerede? Failleri olmayan bir dosyada hayali bir ‘azmettirme’ iddiası yaratıldı” diye belirtti. 
 
İDDİANAMEYİ MHP’LİLER PAYLAŞTI
 
İddianamenin reddedilmesi gerektiğini söyleyen Kışanak, “Hemen bir üç dört gün içerisinde 3 bin 500 sayfalık iddianameyi anladığını iddia eden bir heyet çıkıp, bu iddianameyi kabul etti. Bu kadar gayri ciddi bir süreç olamaz. İddianame UYAP’a düştüğü anda MHP’lilerin hesaplarından gördük. Burada kimlerin bu kumpasın içerisinde olduğunu gördük. İşin içinde olanları söylememize rağmen dert eden yoktu tabi. İddianameyi kabul eden Bahtiyar Çolak’ın yargıda alengirli işler çevirerek, onun kendi iddiasıyla ‘ben devletin resmi işi zannettim’ diyen kişi bir çetenin lideri çıktı. Böyle bir çete üyesinin kabul ettiği iddianame, hukuken sayılamaz. Bunu defalarca söyledik. Hukukun en temel sebebi, ispat yükümlülüğü, siz oradasınız, mahkeme başkanın muhalefet şerhi koyulmasına rağmen kabul edilmiş bir dosya bulun, bize kanıtlayın dedik ama siz kanıtlamadınız. Üstüne bizim kanıtlamamızı istediniz” sözlerini kullandı.
 
İDDİANAMENİN İADE EDİLMESİ TALEBİ
 
“Böyle bir yargılama yok hükmündedir” diyen Kışanak, şöyle devam etti: “Böyle bir davanın karşısında çıkıp savunma yapmak kolay değil. Bu kadar kumpasın içinde ne söyleyeceksin ama sonuçta tarihsel bir sorumluluğumuz var. İddianamenin hazırlanması, kabul edilmesi, iddianameyi kabul eden hakimin çete lideri çıkması sonucunda bu dava yok hükmündedir ve meselenin temeli bu kadar çürük. Temeli çürük olan bir davanın hukuksuzluğu devam etti. Bahtiyar Çolak ortaya çıkan çete ilişkileri nedeniyle mesele iddia olmaktan çıkmıştır, böyle bir kişinin kabul ettiği iddianamenin iade edilmesi talebinde bulunuyorum. Reddedilmiş bir heyet, yeniden görev alması aşamasını beklemesi lazımdı ama bunu da göz ardı ettiniz. Taleplerimizi yerine getirmiyorsunuz, o zaman Bahtiyar Çolak’ın yaptığı işlemlere geri dönelim dedik, bunu da kabul etmediniz. Bu talebimi bir kez daha yeniliyorum.
 
SAVUNMA HAKKI İHLALİ
 
Savunma hakkımızı ortadan kaldıran en fazla şey duruşma periyotları. Bu duruşma periyodunun bu şekilde belirlenmesiyle aslında bize ve avukatlarımıza söylenilen şey buydu; ‘Hiç uğraşmayın bu davadan çıkamazsınız, bizim yaptığımız hukuksuzlukları teşhir etme zamanı bulamazsınız, bizim kararımız bellidir’ denildi. Bu duruşma periyodunun başka hiçbir izahı olamaz, bu artık insan haklarına aykırı. Cezaevleri koşullarında geri kalan zamanda savunma hazırlaması imkansız. Bu duruşma periyodu avukatların mesleki hayatlarını bitirmek içindir. İlgili, ilgisiz milyonlarca sayfayı bir başlık koymadan getirip önümüze yığdınız. Şu anda bilgisayarlarımızda, dosyalarımızda bir bilgi kirliliği var. Buda başlı başına savunma hakkımızı kaldırmaya yöneliktir.
 
PSİKOLOJİK BASKI YAPTINIZ 
 
Kimi azmettirmişim bunu söyleyeceksiniz ki ben de savunmamı yapayım. Sizin diliniz, bu iktidarın demokratik siyaseti bitirmenin diliyle aynı. Türkiye tarihinde bu kadar çok bilginin, evrakın milyon sayfaya uğradığı bir dava var mı? Bütün bu hal içerisinde gelen evrakları okuyorsunuz ki daha bize tebliğ edilmemiş evraklar oluyor. Yargılananlara sürekli psikoloji baskı yaptınız, bizi psikolojik baskı altında tuttunuz. Her gün, yeni hukuksuzluklarla mücadele etme gününe dönüştü. Müşteki beyanlarına hakim olan kimse yok, sizde buna dahilsiniz. Madem hakkımızda şikayetçi, biz bu kadar ağır suçlar işlemişiz, nerede müştekiler. Tanık dinlemeler zaten evlere şenlik. Bu tanıkların bizim hakkımızda ne söylediklerini bile tam bilmiyoruz, tanık beyanlarını bile mücadelemiz sonucu aldık. Gül Tanrıverdi’nin Ağrı Emniyeti’nin verdiği ifadesi dışında hakkımda ifade veren tanıkların ifadeleri bende yok, ifadelerinde ne varmış ki beni teşhis ettirdiniz? Bu sorunun cevabı yok. Gül Tanrıverdi’nin ifadesinde benim adım geçmiyor, sonra bir ay sonra Gül Tanrıverdi’yi teşhis için çağırmışlar. Kerem Gökalp’ın bazı ifadeleri geldi ki onunda ne kadar yalancı bir tanık olduğu ortaya çıktı. 
 
6 YILDIR SUÇSUZLUĞUMU AÇIKLIYORUM
 
Her duruşmada, mahkeme heyeti bize karşı psikolojik savaş yürüttü. Savunma hakkının bir günle sınırlanması sipariş edilen takvimin ürünüdür. İspat yükümlülüğü savcıya aittir. Ama savcı bir iddianame attı ortaya, kanıtlayın dedi. İki yıldır burada kamuoyuna suçsuzluğumu açıklıyorum. Ortada bir suç yokken, 6 yıldır haksız bir şekilde suçsuzluğumu açıklıyorum, ‘yok’ diyorsunuz. Bir kulağınız tartıda ise bir kulağınız ve gözünüzün bizde olması lazım. Ama asla bunu yapmıyorsunuz, savcıymış gibi bizi itham ediyorsunuz. Tutukluluk incelemeleriniz bile son güne sıkıştırmanın telaşı içerisindesiniz.”
 
ÇÖZÜMÜ ORTADAN KALDIRMA DAVASI
 
“Çözüm” adı altında yürütülen sürece dair tanıklıklarını aktaran Kışanak, “Dünyanın birçok yerinde, tarihin çok çeşitli aşamalarında böyle bir barış yolu izleyen ülkeler var. Hiçbirinde bir teşebbüste hemen bitmiyor, taş koyanlar var, doğru bulmayanlar var. Ama zor bir süreç. Türkiye ve halklar açısından en doğru olan, özgürce, açık ve şeffaf bir biçimde 10 yıllık süreci konuşmaktır. Bu dava o süreci ortadan kaldırma davasıdır, sanki hiç öyle bir süreç yaşanmamış gibi, bizi getirip buraya koydular. Dışarıda hala bir savaş süreci devam ediyor. Oysa barış mümkündü. Benim ve partimin görüşü çözüm yollarının tamamen kamuoyuna açık bir şekilde yürütülmesi yönündeydi. Bu sürecin tek tarafı biz değildik, iki tarafı olan PKK ve iktidardı. Onlarında şeffaf olması gerekiyordu, nerede eksiklik yapıldı, daha nasıl yapabilirdik üzerine konuşulması gerekiyordu. Demokratik siyasete yer alan bir kadın siyasetçi olarak; kolaylaştıran, barışın toplumsal kamuoyunda oluşması için mücadele eden taraftaydım. Tarihsel sorumluluğum bunları açıklamakla sınırlı” şeklinde konuştu.
 
‘DEVLET ÖCALAN’LA DİYALOĞUNU KESMEDİ’
 
Tarafların yeterince süreci açıklamadığına işaret eden Kışanak, bundan kaynaklı savaş politikaların devam ettiğini belirtti. Kışanak, “Neden sonuç alınamadı, bunlar açığa çıksaydı, bugün savaş çığırtkanlığı yapılmazdı. 10 yıllık süreci ikiye ayırmak mümkün. Oslo süreci diye bir süreç var, yıllar sonra 2015’te yaşanılan süreç var. Sayın Öcalan Türkiye’ye getirildiğinde itibaren devlet irtibatını hiç kesmedi, bunu herkes biliyor. Sayın Öcalan’da, ‘barış için geldim’ dedi. Böyle bir beyanı vardı, sonrasında savunmalarını ve yaklaşımlarını herkes bilir. Devletin kurumları da diyaloglarını kesmediler. 2015’e kadar bu diyalog askeri heyetler tarafından yürütüldü, 2015 sürecinde MİT devreye girdi. Sivil siyasette bu sürece dahil olmaya başladı. 2015’te dönemin başbakanı Erdoğan Diyarbakır’da bir konuşma yaptı. Yaptığı konuşmada ilk kez, ‘terör değil Kürt sorunu’ tanımlaması yaptı. DTP, sivil toplum örgütleri ateşkes ve diyalog çağrıları yaparak, Erdoğan’ın attığı adım konusunda çabalar içerisinde oldu. PKK eylemsizlik kararı aldı, Kandil ile irtibat kuruldu ve PKK ateşkes ile yanıt verdi” ifadelerini kullandı.
 
KCK OPERASYONLARI
 
2005-2006 yılları arasında yaşanılan müzakere sürecine değinen Kışanak, bütün tartışmalara rağmen hükümetin 2008 yılında MİT üzerinden PKK ile Oslo’da görüşmelerin başladığını hatırlattı. Kışanak, “4 Nisan 2009 yılının gecesinde büyük bir siyasi operasyon yapıldı, biz barış ümitlerinin büyüyeceği sabahı beklerken, partimizin yöneticileri, DTK Eşbaşkanları, demokratik siyaset içerisinde yer alan insanlara yönelik büyük bir siyasi operasyon başlatıldı. 70’den fazla Kürt siyasetçi gözaltına alındı. Bitmek, tükenmez bilmeyen KCK operasyonları başladı. Tüm bunlara rağmen heyet İmralı’ya gidiyor. Diyalog yolları adımları atıyor, Sayın Öcalan hükümete bir yol haritası planı veriyor. Barış çabalarının önüne engel olmak isteyenler, DTP’yi kapattılar. 2010 yılında karşı dalga atağa geçti, barış grubu olarak Türkiye’ye gelenler tutuklanmaya başlandı. Bu dönemde MİT müsteşarı değişti, Hakan Fidan geldi” şeklinde konuştu.
 
2013 YILINDA YAŞANILANLAR
 
Hükümetin kendilerini İmralı’ya götürdüklerini söyleyen Kışanak, tek amaçlarının Kürt sorununun çatışma zemininden çıkması olduğunu dile getirdi. Kışanak, “6 gün sürmeden, Paris’te üç kadın siyasetçi katledildi. 2013 yılında, Pervin Buldan, Altan Tan ve Sırrı Süreyya Önder İmralı’ya götürüldü. Sayın Öcalan Newroz’da açıklama yapacağını ilk kez söylemişti. 11 Mart 2013’te PKK 8 askeri serbest bıraktı, Newroz’da Sayın Öcalan’ın mektubu okundu, bu mektubu hükümet yetkilileri alıp getirdi. 3 Nisan 2013’de Akil İnsanlar Heyeti kuruldu, barış ve diyalog sürecini halkın görüşlerini almak üzere böyle bir heyet kuruldu. 23 Nisan 2013’de başbakan çözüm sürecine dair önemli söylemlerde bulundu. 25 Nisan 2013’te PKK geri çekilme kararını duyurdu. Nisan 2013’te çözüm sürecinin değerlendirilmesi amacıyla Meclis’te bir komisyon kuruldu. 2013 yılında bu kadar önemli şeyler oldu, Sayın Öcalan ortak gelecek üzerine güçlü çağrılar yaptığı mektubu geldi. 17 Aralık 2013’te iktidarda bulunan AKP’nin genel başkanı, başbakanın telefon görüşmeleri basına servis edildi ve devamı da geldi zaten”  diye belirtti. 
 
‘ÇÖKTÜRME PLANI DEVREYE GİRDİ’
 
2014 yılında “çözüm” sürecinin tıkanılacağına dair sinyallerin geldiğini ifade eden Kışanak, “Bütün bu süreçte inanılmaz bir çabanın içinde olduk. 2014 yılının son MGK’sinde bütün boyutları açıklanmamış bir ‘Çöktürme Planı’ kabul edildi. Bu stratejiyi hayata geçiren bir Cumhurbaşkanı, bu defa yeni bir yola girdi. Halk olarak kaderimiz böyle, tepedeki kendi çıkarlarına göre nasıl bir yol buluyorsa, o tarafa sevk edip istediği yolda yürüyor. Halkın çocuklarına da ölmek ve öldürmek dışında bir şey kalmıyor” dedi.
 
Duruşmaya bir buçuk saat ara verildi.
 

Diğer başlıklar

02/12/2022
10:39 Özgür Gazeteciler Cemiyeti’nin açılma talebine ret
10:06 Sınırda bir göçmen donarak yaşamını yitirdi
09:57 ÖDEF kurucusu Turgut: Çözüm için üçüncü bir yola ihtiyaç var
09:35 Gazeteciler 35 gündür tutuklu: Savcı izinde, itiraz işleme alınmadı!
09:30 CPT, 2 bin 394 km yol katediyor, 124 km uzaklıktaki avukatlara ise izin verilmiyor
09:29 Ekolojist Aksu: Savaş Kurdistan coğrafyasını zehirliyor
09:23 Aykol: Özgür Basın susturulamadı, daha da büyüdü
09:14 HDP Yerel Yönetimler yol haritasını belirlemek için toplanıyor
09:11 Aydın: Tecritten vazgeçilmediği sürece kaos devam edecek
09:09 Mehmet Öcalan: Devlet 'CPT protestosunu' dikkate almalıdır
09:09 Korucular çekiçle saldırdıkları yurttaşı ağır yaraladı
09:08 2 kez cezası bozulan hasta tutuklu tahliye edilmiyor
09:01 İranlılar bu kez inkılaptan azadîye giden yolu açmakta kararlı!
09:00 02 ARALIK 2022 GÜNDEMİ
09:00 QSD’den el-Kureyşi açıklaması
01/12/2022
22:30 12 yıllık tutuklu Yağız'ın infazı yakıldı
22:01 Yemek parası ödeyemeyen öğrenciler yurttan çıkarıldı!
21:36 Özerk Yönetim Genel Meclisi olağanüstü toplandı
20:09 Fincancı için Özgürlük Nöbeti
19:23 Türkiye'nin saldırılarında katledilenler anıldı
19:18 Akat Ata: Kürt sorunu çözülürse iktidar bir gün siyaset yapamaz
18:20 Kuzey ve Doğu Suriye'de camii hedef alındı
17:56 Gözaltılara tepki: 'Jin, jiyan, azadî' demeye devam edeceğiz
17:29 Demirtaş: Abdullah Öcalan’ın Ortadoğu siyasetini etkileyecek misyonu var
16:47 Qamişlo'da binler Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü için yürüdü
16:38 Dumlu Cezaevi’nde pencerelere tel örgü çekildi
16:30 Kadınlardan videolu ‘Savaşa Hayır’ çağrısı
16:18 Ereğli Cezaevi’nde 3 tutuklu daha açlık grevine girdi
16:15 Êlih Barosu’na Abdullah Öcalan için başvuru
15:45 Fincancı’dan mektup: Adli tıp uzmanı olarak değerlendirme yaptım
15:25 30 yıllık tutuklu cezaevinden çıkmadan gözaltına alındı
15:16 Emek ve Özgürlük İttifakı'nın Adana buluşmasına çağrı
15:16 Sağlık emekçileri: Bütçe savaşa ve ranta kullanılıyor
14:54 Tutuklu yakınları: Barış Öcalan'ın elinde
14:35 İzmir'de doktora saldırı tepkisi
14:23 Gazeteci Kural’a ters kelepçe yapan polislere ‘ödül’ gibi ceza!
14:19 DİSK’in İstanbul Bölge Temsilciliği açıldı
14:17 ÖHD’den Abdullah Öcalan için Mersin Barosu'na başvuru
14:02 'Çeşme projesi kararlı mücadele sonucu iptal edildi'
14:01 40 kadına yürüyüş davası: Eylemimiz meşru ve yasal
13:51 36 saat kelepçeli tutulan kadınlara Ankara Emniyeti’nde işkence
13:48 Kobanê ve Eyn Îsa’ya saldırı
13:38 Baro başkanını gözaltına alan polislerde 'kusur' bulunamadı!
13:37 Kobanê Davası: AİHM kararının tercümesi dosyada var mı?
13:22 Sözler tutulmayınca işçiler yeniden eyleme başladı
13:02 Tecride karşı Amed ve Wan’da kitlesel yürüyüş yapılacak
12:58 Gazeteci Zübeyde Sarı beraat etti
12:47 Lice’de ağaç oyuklarına fotokapan yerleştirildi
12:45 ‘Hayvanların barınaklara hapsedilmesi çözüm değil’
12:32 Şenyaşar ailesinden Erdoğan ziyaretine dair mesaj
12:02 Günay’dan Adalet Bakanlığı'na: İmralı başvurularına yanıt verin
11:47 Abdullah Öcalan’ın avukatlarından görüşme başvurusu
11:32 Sincan Kadın Cezaevi’nde tutuklu Kurt’un infazı engellendi
11:16 HDP Kadın Meclisi: Tecride karşı direnişten vazgeçmeyeceğiz
11:15 İmralı'daki Veysi Aktaş'ın babasının cenazesine katılmasına izin verilmedi
11:09 Tutuklu yakınları: Bu ülkede adalet yok
10:34 Savcının tacizde bulunması haberine erişim engeli
10:29 Ekolojik talana onay veren belediye başkanı şikayet edildi
10:16 HDP'li Taşçıer: Kürt kazanımları hedefte
10:04 Emek ve Özgürlük İttifakı halkla buluşuyor: Başka bir dünya mümkün
09:51 Adalet Bakanlığı’na başvuran Koçyiğit: Abdullah Öcalan’la görüşmek istiyoruz
09:41 Yeni Yaşam Kadın Eki’nin 51’inci sayısı yayınlandı
09:17 İranlı gazeteciler son durumu anlattı: Direniş devrime dönüştü
09:16 HDP'den Kürtçe kurs
09:15 İzmir Barosu suç duyurusunda bulunacak: Barınaklarda şiddet rutinleşti
09:14 Erdoğan’ın idam sözleri Demirtaş için suça konu oldu!
09:12 Kadınlar şiddete biat etmiyor
09:09 'Barolar sorumluluklarını yerine getirmeli'
09:08 Av. Öyke: Çözümsüzlükten beslenenler tecridi sürdürüyor
09:06 Mimar Giritlioğlu: Türkiye’de tapu erkeklerin elinde
09:02 Jîna’nın memleketi Seqiz’de herkesin kafasında aynı soru
09:00 01 ARALIK 2022 GÜNDEMİ
30/11/2022
23:15 Avrupa kentlerinde saldırı protestoları
23:07 KNK: CPT ve Avrupa Konseyi sorumluluğunu bir an önce yerine getirmeli
21:48 Heyva Sor’dan Rojhilat için yardım kampanyası
21:12 HDP’li Eşbaşkan Karasu tutuklandı
21:09 Ceyhan’da halk buluşması: Bu yüzyıl Kürt halkının yüzyılı olacak
20:58 2 korucunun yargılandığı tecavüz davası görüldü
20:45 Gözaltına alınan 18 kadın Ankara’ya getirildi
20:06 KESK’ten Ankara’da yapılacak bütçe mitingine çağrı
19:55 ÖHD Colemêrg Şubesi'nden Abdullah Öcalan için başvuru
19:35 Kadınlar polis şiddeti ve gözaltıları protesto etti
19:32 DAİŞ lideri el-Kureyşi'nin öldürüldüğü duyuruldu
19:01 Bir uzman çavuş hayatını kaybetti
18:56 Açığa alınma protestosu: AKP politikalarına boyun eğmeyeceğiz
18:50 Acar’ın cenazesi Cizîr’de defnedildi
17:14 Barış Anneleri İnisiyatifi’nden gözaltılara tepki
17:02 Tutuklu yakınları: Tecrit kaldırılsın, Öcalan’la görüşme yapılsın
16:47 İran İnternational: Hamaney rejim güçlerinin başarısızlığını eleştirdi
16:40 Ginko Kitap: TÜYAP katılımı imkansız hâle getirdi
16:33 Kazadan yaralı kurtulan mülteciler: Kelepçeliydik
16:14 Vekillere ‘İstanbul Sözleşmesine dönün’ mektubu
16:03 Manisa'da gözaltıların tümü serbest
15:52 Kadınlara şiddet uygulayan polisler hakkında suç duyurusu
15:35 HDP'den asgari ücret kampanyası: 12 bin 500 TL
15:33 Amed Tahir Elçi Stadyumu için kanun teklifi
15:04 Türkiye'nin saldırıları 10'uncu gününde
14:52 Asrın Hukuk Bürosu avukatları, Veysi Aktaş için başvuruda bulundu
14:39 Gözaltılara tepki: Kadın mücadelesi yargılanamaz
14:37 Uzman raporuna rağmen cinsel taciz failine beraat
14:35 Milli parkta ağaç kesen müdür görevden alındı
14:33 Afganistan'da patlama: En az 15 ölü
14:23 Acar’ın cenazesi 185 gün sonra verildi
14:21 Kadın işçiye çıplak arama dayatması protesto edildi
14:12 Kongra Star’dan CPT’ye tecrit çağrısı
14:07 Demirtaş'tan Abdullah Öcalan ile görüşme başvurusu
13:56 KESK ‘seçim değil, geçim bütçesi’ mitingi düzenleyecek
13:50 'Zorunlu emeklilik uygulaması kaldırılsın'
13:44 DTK ve DBP’den KDP-T’ye ‘ittifak’ ziyareti
13:41 Şenyaşar ailesi 632 gündür adalet arıyor
13:32 Fincancı'ya dayanışma kartı: Sürdürdüğü hakikat mücadelesinden onur duyuyoruz
13:14 Cizîr’de bir kişi aracında ölü bulundu
13:12 Wêranşar'da ‘istismar sanığı tutuklansın’ talebine ret
13:11 Irak Başbakanı Sudani'nin Tahran temasları sürüyor
12:22 131 aydın ve aktivistten açık mektup: Kimyasal kullanımını araştırın
12:17 UNESCO Amida ve surları inceledi
11:37 Amedspor taraftarı ‘Tahir Elçi Stadyumu’ adını kullanacak
11:19 Saliha Aydeniz ve HDP'li vekillerden İmralı başvurusu
11:09 Tutuklu yakınları: Direnmeye devam edeceğiz
11:08 Mersin'de 2 kişi gözaltına alındı
10:45 Buldan’dan İmralı çağrısı: Muhatabımız devlettir, derhal açıklama yapılmalı
10:36 Açlık grevindeki tutuklu Elazığ Cezaevi'ne sevk edildi
09:49 TJA’lılar: Kadınların birliği iktidarı korkuttu
09:36 ‘Külliye inşaatının sürmesi mevzuata aykırı’
09:13 Savcı, Fincancı’nın uzmanlık alanını görmezden geldi
09:11 Sincan Cezaevi’nde doktor muayenesi: Uyu geçer!
09:10 Beyninde tümör bulunan Özbek tahliye edilmiyor
09:09 Abdullah Öcalan: Devlet yanlış oynuyor, avukatlarımla görüşmek istiyorum
09:09 Hayvanseverler: Şiddetin arkasında örgütlü nefret dili var
09:08 PYD'li Ehmed Xoce: Kobanê saldırısı Erdoğan'ın sonu olur
09:07 Tecrit ve savaşa karşı birleşik mücadele çağrısı
09:06 Yılmaz: Ortadoğu'da yeni bir ittifak kuruluyor
09:04 Alevi yurttaşlar: Aleviler Kültür Başkanlığı'na sığmaz
09:01 Bokan'da 5 günde 11 kişi öldürüldü: Geleceğimiz için geri çekilmeyeceğiz
09:00 30 KASIM 2022 GÜNDEMİ
08:54 Abdullah Öcalan'dan Yunanistan'a dava
07:59 TJA aktivisti Zeynep Boğa gözaltına alındı
29/11/2022
22:46 Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılar sürüyor
20:26 Gever’de gözaltına alınan 16 kişiden 3’ü tutuklandı
20:13 İstanbul’da gözaltı protestosu: Korkun bizden!
19:44 İzmir'de erkek şiddeti: 1 ölü, 2 yaralı
19:16 DBP: Öcalan bu tavrıyla halkları sorumluluk almaya davet etmiştir
19:12 İzmir’de Fincancı için özgürlük nöbeti
18:29 İran İnsan Hakları Örgütü: Protestolarda 448 kişi katledildi
18:12 Riha Tabip Odası'nın nöbeti ikinci haftasında
17:58 HDP Kadın Meclisi toplantısı sona erdi
17:54 Amed’de gözaltılara tepki: İktidarların faşizmini kadınlar yıkacak
17:23 ÖHD, Öcalan için İzmir ve Şirnex Barosu'na başvurdu
17:17 25 Kasım'da gözaltına alınan 2 kadın sınır dışı edilecek
17:06 Gözaltılar Êlih’te protesto edildi